- Çan çiçeği muhtemelen zehirli değildir
- Çan çiçeği hakkında birçok efsane ve efsane
- Ipuçları ve Püf noktaları
Çan çiçeği (çan çiçeği) narin, çoğunlukla mavi veya mor kaliksleri ile birçok bahçede yetişir. Çeşitliliğine bağlı olarak yoğun çiçek halıları oluşturur ve Haziran-Ağustos ayları arasında çiçek açmanın sevinciyle görenleri büyüler. Çiçeğin popüler olduğu kadar, uzmanlar toksisitesi konusunda aynı fikirde değiller.

Çan çiçeği muhtemelen zehirli değildir
Çeşitli internet forumlarında yer alan “Çan çiçeği zehirlidir!” fraksiyonunun temsilcileri ne kadar bu iddiaya bilimsel bir kanıt sunsa da henüz ortaya çıkmış değil. Aslında, bluebell zehirli bitkilerin tek bir kaydında görünmüyor ve en azından Rapunzel çan çiçeği etli, besleyici kökleri için yetiştirildi (ve bazen hala öyle). Bu arada, aynı bitki, aynı adlı masaldaki kıza "Rapunzel" adını verdi. Bununla birlikte, diğer birçok türün toksisitesi henüz doğrulanmadığından veya çürütülmediğinden, dikkatli olma ilkesi o zamana kadar geçerlidir: Bu nedenle, siz (veya çocuklarınız veya hayvanlarınız), büyük olasılıkla yemiş olsanız bile, çan çiçeğinin hiçbir parçasını yemeyin. mide bulantısı veya benzeri dışında hiçbir zehirlenme belirtisi görülmez.
Çan çiçeği hakkında birçok efsane ve efsane
Çan çiçeği muhtemelen zehirli olduğu söylentisini narin çiçeğe atıfta bulunan sayısız efsaneye ve peri masallarına borçludur - bunlar her zaman insanlar için olumlu olarak yorumlanmaz. Küçük bir kızınız varsa ve birçok küçük kız gibi masalları seviyorsa, ilgili kitaplardaki illüstrasyonlara daha yakından bakın. Orada periler genellikle bir çan çiçeği ile bir başlık olarak tasvir edilir. Modern çocuk kitabı çizerlerinin yaratıcılığından çok uzak olan bu tasvirler, bunun yerine asırlık efsanelerden kaynaklanmaktadır. Bluebells her zaman perilerin çiçekleri olarak kabul edildi ve onları toplantılarına çağırdığı söyleniyor.
Ipuçları ve Püf noktaları
Bu arada, İngiltere'den çok eski bir hikaye, istemeden de olsa bir bluebells halkasının içinde olan bir kişinin perilerin ölüm kalım yargısına maruz kaldığını anlatır.